ÖÖG tanısı farklı kaynaklardan elde edilen bilgiler doğrultusunda konulabilir. Çocuğun okuma, yazma ve aritmetik becerilerine ilişkin sorunları ele alınarak bunların ne zaman başladığı belirlenir. Çocukla ilgili bilgiler hem öğretmenden, hem de anne-babadan alınmalıdır. Tanı koyma süresince, “Öğrenme güçlüğü tarama listesi” Wisc-r zeka testi ve nöropsikolojik testlerden faydalanılır.
ÖÖG’nün tedavisi eğitimdir. Ancak eğitim çocuğun okulda edindiği eğitimden farklıdır. Çocuk okulda gördüğü eğitimin yanısıra psiko-pedagojik terapi (eğitsel terapi) görmelidir. Psiko-pedagojik terapi ile çocuğun zorlandığı alanlar ele alınır. Çocuğun görsel, işitsel, dokunsal ve kinestetik algısı ile ilgili ortaya çıkan sorunlar belirlenerek bu alanlardaki becerilerin geliştirilmesi gerekmektedir. Tedavi sırasında çocuğun zorluk çektiği alanların yanı sıra, güçlü olduğu alanlar da belirlenmeli, bunlar tedavi sürecinde değerlendirilmelidir. Aile, okul ve terapistin kurduğu işbirliği çok önemlidir. Bu sayede hem okulda, hem evde çocuğun eğitiminin gerçekleştirilmesine yönelik düzenlemeler yapılarak başarı sağlanması kolaylaşır. Ayrıca, aile ve öğretmeninin ÖÖG’nün tam olarak ne olduğunu anlaması ve kabullenmesi ve çocuğun başarı düzeyi ve tedavi süreci ile ilgili gerçekçi beklentilerinin olması gerekmektedir. Aksi halde hem aile, hem öğretmen, hem de çocuk hayal kırıklığı yaşayabilir.
ÖÖG’ne yönelik bir ilaç tedavisi yoktur. Ancak bu bozukluk, sıklıkla dikkat eksikliği, hareketlilik, depresyon, kaygı bozuklukları, davranım bozukluğu veya diğer psikiyatrik bozukluklarla beraber görülebilir. Bu durumda ilaç tedavisi gerekebilir.
Bu bozukluğa sahip çocuklara çalışma becerilerini kullanmayı geliştirici ev egzersizleri verilmelidir. Sınıfta kullanılan komutlar basit, kısa net olmalıdır. Bu çocuklar başarısızlık beklentisi yaşadıklarından, onlara sınıfta söz hakkı verilmeli, derse katılımları sağlanmalı ve başarıları ödüllendirilmelidir. Başarısızlığın üstesinden gelmeye hizmet edecek stratejilerin çocuğa kazandırılması gerekmektedir. ÖÖG gösteren çocuklar hoşa gitmeyen bir davranış gösterdiğinde, o davranışı ortadan kaldırmak için, davranış değiştirme yaklaşımına yer verilmelidir. Öğrenme güçlüğü olan çocuğun, herhangi bir eyleme girişmeden önce düşünmesi sağlanmalıdır. Okuduğunu anlamayı artırmak için kendi kendini sorgulama tekniğiyle öğrenciyi destekleyen taktikler kazandırılabilir. İlk olarak öğrenci kendine “bu parçaya neden çalışıyorum” sorusunu sormak, ana fikirlerini bulup altlarını işaretleme, ana fikirlere ilişkin soru düşünüp yazma, soruya ve yanıtlarına tekrar bakıp, nasıl daha fazla bilgi sağlanabileceği gösterilmelidir.
Son Yorumlar
Kategoriler