– Dışa dönük, hareketli, sempatik ve konuşkan kişilikler olduğu gibi, içe dönük, duygusal, alıngan, utangaç, kırılgan kişilikler de vardır. Dışa dönük eş ister ki; eşimle oturup her şeyi konuşabileyim; gezmeye, eş dost ziyaretine gidebileyim.
İçe dönük eş ise evden uzaklaşmak istemez, orada vakit geçirmeyi sever. Bu da evlilikte sorunlara yol açar, huzursuzluk yaratır.
– Fazla yaş farkı ve fiziksel uyumsuzluk. Genç insan coşkuludur, çocuksu davranışlarda bulunmak ister; yaşlı insan ise ondan olgun tavırlar bekler. İstekler karşılanmayınca sorunlar çıkar. Her iki taraf da birbirini suçlar.
Eşlerden birinin diğerine göre güzel olması veya eşinin kafasındaki güzel eş modeline oturmaması da zamanla sorun olabilir.
– Gelin -kayınvalide sorunları
Benim karşılaştığım pek çok vakada; kayınvalideler oğullarının eşiyle mutlu olmasını hazmedemiyorlar. Bu her kayınvalide için geçerli değildir tabii. Ruh sağlığı iyi değilse ya da eşi ölmüşse, hayatında mutlu değilse bu kişiler daha çok çocuklarının evliliklerine karışırlar. Kocasından ayrılan bazı hanımlar da bu boşluğu erkek çocuğuna aşırı duygusal yatırım yaparak gidermeye çalışır, ona çok düşkün olurlar. Evlendirince gelinle anlaşamazlar, onu çocuğunu elinden alan rakip kadın olarak görürler. Oğul ikisinin arasında kalır. Ama çoğunlukla erkek olgun bir kişiliğe sahip değilse bu durumda anne galip gelir ve gelin baskı altına alınır ya da ayrılmaya zorlanır.
– Ailesine aşırı düşkün, her dediği yapılmış, özellikle babaya düşkün kızların kendi yuvalarına alışması hayli zaman alır.. Sürekli babasıyla eşini kafasında karşılaştırır. “Benim babam bana böyle davranmazdı. Eşim hiç babam gibi değil” diye düşünür durur. Bunları da farkında olmadan eşine yansıtır; hem kendini hem eşini huzursuz eder.
– Erkeklerde sinirlilik, alkol bağımlılığı, kadınlarda ise titizlik, kronik yorgunluk ve hastalık hastalığı olarak kendini gösteren gizli depresyon, tedavi edilmezse aile dağılır. Eşlerden birinin depresyona girmesi ve psikolog yardımına başvurulmaması yüzünden de pek çok aile dağılıyor, yuvalar yıkılıyor. Erkeklerde sinirlilik, öfke patlamaları, tahammülsüzlük şeklinde kendini gösteren örtülü depresyon, kimi zaman yıllarca anlaşılamıyor.
Erkeklerin gizli bir depresyonda olup olmadıkları içkiye veya sigaraya olan aşırı bağımlılıkları ve unutkanlıklarıyla da anlaşılıyor. Yetiştirilişi nedeniyle gizli depresyonu bağırma çağırma, öfke patlamaları nedeniyle gösteremeyen kadın ise kendini temizliğe adıyor. Böylece kendini rahatlattığını sanıyor.
– Evlilikte uyumlu beraberliği bozan nedenlerden bir başkası da hiperaktiflik ve hastalık boyutundaki kıskançlıktır. Aceleci, beklemeye tahammül edemeyen, mükemmeliyetçi hiperaktif erkekler de olmadık nedenlerden kavga çıkarıp huzursuzluğa sebep oluyor. Kıskançlık da hem erkeğe hem eşine zarar veriyor, hayatları zindan oluyor.
Son Yorumlar
Kategoriler