Kaçınılmaz olarak ergenlik süreci içinde hem ergenin hem de yakın ve dolaylı sosyal çevresinin sıklıkla yaşadığı duygu ;gerginlik ve buna dayalı kaygı yaşantılarıdır. Ergenlik döneminde genç sürekli kimlik değişimleri geçirir. Kimlik karmaşasının yaşandığı bu dönemde öfke uygunsuz ve aşırı bir şekilde dışa vurulur. Davranış sorunları ve öfke patlamaları ergenlik döneminde fark edilip çözülemeyince yetişkin yaşamda sorunlara neden olmaktadır. Ergenlerde davranış sorunları, gencin ders başarısını da düşürür.
Davranış sorunları olan gençlerde bazı ortak belirtiler görülür. Bunları şöyle sıralayabiliriz;
Başkalarının haklarını saymazlar. Devamlı yalan söylerler, farklı takma adlar kullanırlar. Zevk ya da kişisel çıkarları için başkalarını aldatabilirler. Aniden sonucunu düşünmeden davranırlar. Gelecek için plan yapamazlar. Sürekli öfkeli olurlar. Başkasına zarar verdiği halde kendini haklı göstermeye çalışırlar. İnsan ya da hayvanlara yönelik saldırganlık görülür. Evden veya okuldan kaçarlar, disiplini bozarlar. Başkalarının düşünceleri onlar için önemli değildir. Sorumluluklarını yerine getirmezler. Kolay yoldan para kazanmayı isterler. Kendileri ve başkaları için oluşacak sonuçları düşünmeden karar verirler. İnsanlara karşı alaycı ve hakir gören bir tavır takınırlar. Gerginlik ve can sıkıntısına dayanamazlar.
Ayrıca sosyal onay ve statü arzusundaki genç toplum içindeki rol değişimiyle birlikte kendi hür kararlarını vermek arzusundadırlar. Bu dönem içinde ebeveynler genellikle çocuklarının evden uzaklaşmaya başladığını, sürekli olarak onlara karşı geldiklerini ve her durumda arkadaşlarını tercih ettiklerini düşünürler. Böyle bir yapılanma içindeki genç evdeki ilişkilerini mümkün olduğunca sınırlı tutarak müdahaleden uzaklaşmaya çalışır. Odasına kapanır, telefon konuşmaları artar, bilgisayar başında gereksiz yere oyun oynar, mesajlaşır. Bunun sonucu olarak aile içinde ve otorite konumundaki özellikle yetişkin bireylerle sürekli çatışma yaşanır.
Bu dönemde gençlerde görülen bazı sorunları şu şekilde sıralayabiliriz:
– Tik bozuklukları, kaygı bozuklukları gibi durumlar.
– Ayrılma kaygısı, korkular vs. Bunlar yetişkin yaşamda pasif ve bağımlı kişilik yapılanmalar, depresyon, panik bozukluk ve obsesif kompulsif bozukluk gibi tablolarla karşımıza çıkabilmektedir.
– Zeka geriliği veya Özel Öğrenme Bozukluğu gibi rahatsızlıkların öncülleri olarak ortaya çıkabilecek; ketlenme, içe kapanma, insanlarla iletişime kapalı olma, donukluk ve yavaşlık gibi durumlar.
– Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu
Ergenin yaşam düzenini ve kalitesini zamansız derinden veya sürekli etkileyebilecek olayların olması da sorunlar doğurabilir. Doğal afetler, aileden birisinin vefatı, taşınma, boşanma, sakatlanma, aile bireylerinden birinde ya da kendisinde uzun süreli sağlık sorunları çıkması, ekonomik nedenler gibi bir sürü yaşantıyı sıralayabiliriz.
Ergenlerin davranış sorunlarının tedavisinde psikolog-psikiyatrist-aile-öğretmen işbirliği çok önemlidir. Psikolog veya psikolojik danışmanlar, danışma merkezine gelen gence gerekli psikolojik testleri ve ölçümleri envanterleri uyguladıktan sonra gerekirse ergeni psikiyatriste gönderebilir. Psikiyatrist muayenesinden sonra ergen mutlaka düzenli olarak terapi görmelidir.
Özellikle aynı sorunu yaşayan gençlerin bir arada olduğu Grup psikoterapileri çocuğunuzun sorunlarını çözmesine yardımcı olur. Özellikle ergenlerde sorunlarının yalnızca kendilerinde olduğuna dair yanlış bir inanış söz konusudur. Grup terapileri bu yanlış inanışı yıkmak için ideal bir çalışma ortamıdır. Yaşıtlarının da aynı sorunları yaşadığını gözlemleyen ergen sorunun normal olduğunu algılar. Terapilerin ilk ayağı olan farkındalık yaratılması bu sayede sağlanmış olur.
Ergenlik döneminde terapi süreci reddedilebilir. Kendisinde değil de ailesinde sorun olduğunu öne süren bir ergenin tedavi için zorlanmaması gerekmektedir. Eleştiri ve öfke ile bu dönemde hiçbir sorun çözülmez. Terapi önerilecek ergene, bu terapiye ailecek gideceğinizi, herkesin ailedeki rollerinin neler olduğunu öğrenmesi gerektiğini, iyi ve mutlu bir aile olmak için çaba göstermek istediğinizi iletin. Bu mesajınızı alan ergen kendisini suçlanmış hissetmeyecek ve terapiye uyum gösterecektir.
Aile terapisi süreçlerinde, danışan ve aile içi ilişkilerde meydana gelen çatışmalar, iletişim kalıpları, ebeveynlerin yaklaşımları terapistlerle birlikte değerlendirilmektedir. Böylece aile ergenin uyum ve davranış sorunları karşısında terapi sürecine katılarak, tedavi gücünü harekete geçirir.
Son Yorumlar
Kategoriler